Sağlığınız İçin, Su İçmek Çok Önemlidir!

Sizlere su hakkında bilgiler vermek, sağlıklı su içmenin ne kadar önemli olduğunu vurgulamak için aşağıdaki makaleleri hazırladık.



Su Arıtma Sistemlerinde Kalite ve Güven

Su hidrojen ve oksijenden meydana gelen kararlı bir moleküldür. 

Suların niteliğini çözünmüş maddeler, askıda katı maddeler, organik maddeler, tat ve koku veren maddeler, fenoller ve bakteri varlığı belirler.

Su, kimyasal olarak hidrojen ve oksijen elementlerinden oluşan; sıvı, katı ve gaz halde bulunabilen bir maddedir. Yaşamın kaynağı olan su; bitkilerde, hayvanlarda, insanlarda tüm canlı organizmalar daki  temel girdidir. İnsanların içmeleri gereken su miktarı, vücut ağırlığına ve aktivitelerine göre değişmekle birlikte, günde 2-3 lt civarındadır. Susamak,vücudun suya ihtiyacı olduğunun göstergesidir,ancak susamasanız bile günde 8-10 bardak su içmeniz önerilir. Sporcuların, sıcak yerlerde ya da yüksek rakımda yaşayanların suya daha fazla ihtiyacı vardır. İçeceklerimizin çoğunun ana maddesi  sudur. Ancak alkol ve kafeinli içecekleri bunun dışında tutmak gerekir. Çünkü bu içecekler idrar söktürücü özellikleri nedeniyle, vücudun  su ihtiyacını karşılamaktan çok,vücuttan su atılmasına neden olurlar. En iyisi vücudun su ihtiyacını diğer içeceklerle değil, temiz suyla karşılamaktır.

Bilindiği gibi Dünyanın  3/4 ‘ü su ile kaplıdır.Dünya’da toplam 1,4 milyar km3 su bulunmaktadır. Dünyada ki tüm suların % 97,5 ‘si okyanus ve denizlerden oluşan tuzlu sudur.Kutuplarda bulunan buzullardan oluşan donmuş haldeki su oranı   %1,7’ dir. Dünyada ki tüm suların %  0,8 ‘i içilebilir niteliktedir. Dünya nüfusunun 6 milyarı aştığını düşünecek olursak, 21. y.y. 'da su savaşları tahminlerini pek de yabana atmamak gerekmektedir. Zaten günümüz insanı suyun değerini daha iyi açıklayabilmek için ona "Mavi Altın" adını takmıştır.

Türkiye’de toplam kullanılabilir su miktarı 112 milyar m3’dür.Türkiye su zengini bir ülke değildir. Kişi başına düşen yıllık su miktarına göre ülkemiz su azlığı yaşayan bir ülke konumundadır. Kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarı 1.500 m 3 civarındadır.

Su varlığına göre ülkeler aşağıdaki şekilde sınıflandırılmaktadır;
Su fakiri: Yılda kişi başına düşen kullanılabilir su miktarı 1 000 m 3 ten daha az 
Su azlığı: Yılda kişi başına düşen kullanılabilir su miktarı 2 000 m 3 ten daha az 
Su zengini: Yılda kişi başına düşen kullanılabilir su miktarı 8 000- 10 000 m 3 ten daha fazla

Yeryüzünde Su; denizler,göller ve nehirler,dereler gibi akarsular halinde bulunur. Bir de, bir kısım durgun,Bir kısmı da akar durumda olan yer altı suları vardır.Dünyayı saran atmosferde su,nem adı verilen buhar, küçük damlalar, sis ve bulut halinde bulunur. Güneşin ısı enerjisi,sularda sürekli olarak buharlaşma meydana getirir. Oluşan su buharları rüzgar hareketleriyle devamlı hareket halinde olup,atmosferin soğuk tabakalarında Yoğunlaşarak yağmur, kar ve dolu olarak yeniden dünyaya dönerler. Denizlerden yaklaşık olarak yılda 384.000 km3 ve karalardan  da 813.000 km3 su buharlaşmaktadır.

Yüzyıl başındaki dünya nüfusu 1.6 milyar iken 20. yüzyıl sonunda bu rakamın 6 milyara ulaşması, su tüketimini doğal olarak artırmış olsa da su tüketim artışının bir diğer nedeni de sanayileşmiş  ülkelerde kişi başına düşen su tüketiminin  artmış olmasıdır. Su tüketiminde en yüksek rakama sahip olan ülke ABD'dir. Günlük kişi başına 700 litre su tüketimi ile bu rakam bir Senegallinin su tüketiminin 24 katıdır.

Tatlı su kullanımı esas olarak  üç alanda olmaktadır. Tarım, endüstri, gıda sektörü ve konutlar 20. yüzyılın başında % 90,5 olan tarımda su kullanımının payı günümüzde % 69'a inmiştir. Ancak halen azgelişmiş ülkelerde tarım sektörünün  ağırlıkta olmasından dolayı bu ülkelerde tarımda  kullanılan su Afganistan, Sudan gibi sıcak ve kurak ülkelerde olduğu gibi % 90'a çıkabilmektedir. Günümüzde endüstri ve enerji sektörü suyun % 23'ünü; gıda ve konutlar da % 8'ini kullanmaktadır.

Dünya sağlık teşkilatının (WHO) verilerine göre 3. dünya ülkelerindeki hastalıkların % 80'i  sağlıksız ve yetersiz su kullanımından kaynaklanmaktadır. (malarya, tifo, kolera, dizanteri) Yılda iki milyar insan bu hastalıklardan birisine yakalanmakta ve 5 milyon yetişkin insan bunun sonucu hayatını kaybetmektedir. (WHO 1992 Dünyamız ve Sağlığımız Raporu)

Ayrıca su ile bağlantılı hastalıklardan dolayı 5 yaşın altında 14 milyon çocuk her yıl yaşamını kaybetmektedir. Oysa ki aynı kaynağa  göre kişi başına yıllık 5 franklık bir harcama ile bu suyun neden olduğu hastalıkların önüne geçilebilir ve ölümler önlenebilir.

1995 yılı Dünya Bankası'nın raporuna göre dünya nüfusunun % 22'sinin evinde hala içme suyu mevcut değil. Bir kaç ülke özelinde göz atacak olursak Kamboçya %13, Çad'da % 24, Orta Afrika % 18, Gine, Madagaskar % 29, Angola  ve Mozambik %32, Küba % 90, Türkiye %92, ABD % 90, İran'da % 91 evde içme suyu bulunurken Irak'da bu rakam %56, Suriye de %71'dir. Fransa, İsviçre, Finlandiya, Almanya, Hollanda gibi Avrupa ülkelerinde evlerin tamamında % 100 içme suyu vardır.

Lider kuruluş Birleşmiş Milletler adına Dünya Sağlık Teşkilatı (WHO) “Su dünyanın en değerli ve kıtlığı yaşam için en ciddi tehdit olan bir kaynak, sağlık ise kişinin en değerli varlığı. Her ikisini korumak ve geliştirmek zorundayız.” Kıt bir kaynak olarak suyun gelecekteki en önemli silah olacağı belirtilirken, BM Genel Kurulu bu nedenle 22 Şubat 1993’te aldığı kararla, her yıl 22 Mart’ın “Dünya Su Günü”olarak kutlanmasını kabul etmiştir. 

 




"Sağlıklı Su İçin!"